Mert Efendi'nin tuvalet eğitimi ( vol. 2 :))

Bilen bilir..
Tuvalet eğitimi çocukların hayatındaki en önemli dönemlerden biridir.

.Mert efendinin eğitimine başlamadan önce okuldaki pedagog ile görüşmemizin detaylarını daha önce yazmıştım.Fakat okuma fırsatı olmayanlar için kısaca şunu söyleyebilirim ki doktorumuz yeni gelecek olan bebek sebebiyle bu eğitimi ya doğumdan önce tamamlamamızı yada doğumdan 1 ay sonra başlamamızı önerdi.Doğumdan sonra havalar yine soğuk olacağı için bizde bu yaz bu eğitimi tamamlamaya karar verdik.

Öncelikle hemen bir oturak alarak Mert'in bu oturağa alışmasını sağladık.Bana göre hemen tuvalette yerini almalıydı ama doktorumuz önce oturağın odasında bir yer bulmamız gerektiğini söyledi.Hemen yanlış anlamayın bu sadece oturağı çocuğa bir oyuncak gibi göstermek için geçici bir süreymiş.Odasında durduğu sürece bu oturağa hiç tuvaletini yapmadı tabiki fakat bu süre zarfında başta Mickey Mouse ve Peppee olmak üzere bütün oyuncaklarını oturttu.Bahsettiğim süre 1-2 hafta sürdü.Bizim için bu iki hafta önemliydi çünkü yine doktorumuzun dediğine göre bu yaştaki çocuklara iki eğitim aynı anda verilmezmiş.Bu hem çocuğun kafasının karışmasına hem de çabuk sıkılmasına sebep olurmuş.Diğer eğitimimiz nemiydi? Tabiki Mert'in biberon alışkanlığından dolayı günde 4 litreye yakın su içmesiydi. Daha önce bu konuda yazı yazmıştım.Yapılan testler sonucunda çok şükür bir hastalığımız çıkmadı ama evet Mert efendinin biberon takıntısı vardı.Bu sebeple de gün içerisinde çok fazla su içiyordu.Haliyle bu kadar su içerken tuvalet eğitimi vermemiz biraz zor olacaktı.İşte bu yüzden biz oturağımızı oyuncak gibi görürken bir yandan da biberonları kaldırdık.Suyu bardaktan içme ve biberonu tamamen unutma çalışmaları başlayınca küçük beyin günlük su tüketimi yaşına göre normal seviyelere geldi.Biz bu alışkanlığımızı elde edince de oturağın aslında korkulacak birşey olmadığına tam tersine eğlenceli bir oyuncak olduğuna karar verdik.

Derler ya her işte bir hayır vardır diye, 1 hafta sonra Mert malesef ateşlendi.Fakat ateşin etkisiyle atlet dışında birşey giymek istemedi,tabi ateşle birlikte iyice hararet yapan bezden de kurtulmak istedi.Ben önceleri hasta olduğu için üzerine gitmek istemedim fakat baktım baya baya bezi çıkartıp tuvaletini oturağına yapmayı tercih etti. Bu arada hemen belirteyim oturağımızı banyoya taşıdık :)).

Evde olduğumuz süre boyunca uyku dahil herşey kontrol altındaydı.Fakat dışarı çıktığımızda iki sorunla karşılaştık.İlki evde oturağına tuvaletini yapmaya alışan küçük bey dışarda klozetlerden korktu.Yanımıza çeşitli aparatlar alabileceğimiz yönünde tavsiyeler aldık ama tam ben hangisini alsam diye düşünürken havalar soğudu ve asıl sorunla o zaman karşılaştık.Çünkü dışarda oyuna daldığı zamanlarda veya ilgisi farklı alanlarda olduğunda tuvaletini söylemeyi unutuyordu ve haliyle biz ayakkabılarımıza kadar çiş oluyorduk.Hava soğuk olduğu için dışarda üst baş değiştirmek oldukça zor oluyordu ama en zoru tabi ayakkabıları temizlemek oluyordu.Bu sebeple doktorumuz şiddetle karşı çıksa da dışarıda tekrar bez takmaya başladık.Bunun çocuğun kafasını karıştıracağını iletse de havalar düzelene kadar malesef farklı bir çözüm bulamadık :(

Şimdilik Mert beyin tuvalet eğitimindeki son durum bu şekilde.Pazartesiden sonra havalar düzelince biz bütün gün bahçede bezsiz sokak hayatını deneyeceğiz.. :)