Emzirme Hikayem...
Zeynep'le Kerem'in emme süreci baya farklı asında çünkü benim göğüs ucum çok çıkık olmadığından silikonla emzirmek zorunda kaldım Zeynep'i ve babamın kanser olduğunu öğrendiğimde Zeynep tam 4 aylıktı... E tabii üzüntüden ve depresyon başlangıcından dolayı sütüm azaldı... 4. ayımızı bitirdiğimiz içinde doktorumuz bize 1 öğün sebze çorbası verdi ve günün geri kalanında emzirmek suretiyle toplam 6 ay emzirebildim. Gönül isterdi ki daha çok emzirebileyim ama maalesef içinden çıkamadığım lohusalık sendromum artı babamın hastalığı beni yıkmıştı... Neyse buna da şükür 6 ay 6 aydır...
Sadece bu 2. hamileliğimde kafamdaki soru işareti şuydu: Zeynep'te psikolojik olarak sütüm azaldı dedim tamam da ya değilse... Ya gerçekten yapı olarak böyleysem...
Bir de çevremden de 'Senin sütünün yetmesi zor gene Zeynep'te ki gibi olur' laflarını duydukça iyice sinirleniyodum. Hepsini boğasım geliyodu. Bir hamileye böyle denir mi? Hamileliği bırakın lohusayken bile dediler!!!
Neyse asıl konumuza dönelim. Kerem'de durum Zeynep'inkinden daha farklı oldu. Bir kere 3.860 gr. koca bir bebek dünyaya getirdim ve takdir edersiniz ki doyurmakta bir hayli zorlandım. Kendisi erkek gücünden midir bilemiyorum hemen kaptı memeyi, meme ucuna gerek kalmadı :) İlk gün de hastanede ciyak ciyak ağlamaya başladı ve hemşireler doymadığını mama vermek zorunda olduklarını söylediklerinde nasıl hüngür hüngür ağladığımı size anlatamam. Halbuki niye ağlıyorum dimi... Olabilir sonuçta dünyanın sonu mu??? Ama işte çevreden duyduklarım bende hırs yaptı ve takıntı haline getirdim bu konuyu! Kerem hastaneden çıkarken 100 gr. kaybetmişti. Doktorda eve gittiğimizde eğer doymazsa günde 1 kere 10-15 cc kadar şırıngayla mama verebileceğimizi söyledi.
Eve geldik düzenimizi kurduk ama Kerem çok memeye yapışıktı... 2. gün gene doymama belirtileri gösterdi ve mama verelim dedik. Alıyo ama tadını beğenmiyo, bi 5-10 cc kadar şırıngayla verdik ama sonra gene memeye yapıştı... Üzülüyorum ama yapacak birşey yok. Bilirsiniz ki doğumdan sonraki 3. günde hastane doktoru sizi kontrole çağırır. Kontrole gittiğimizde 100 gr. aldığını gördük. Doktor çok iyi dedi. 1 kere 5-10 cc kadar mama verdiğimi söyledim ama hiç önemli olmadığını anne sütünün yeterli olduğunu ve bir daha mama verilmeyeceğini söyledi. Çok memeye yapışık olduğunu da belirttim. Her ağladığında meme vereceksiniz 2-3 saat diye birşey yok dedi. Bunlar içimi çok rahatlatmıştı. Demekki yavaş yavaş normale dönüyoduk :)
E tabii her ağladığında meme vermekte kolay birşey değildi 5. gün hiç unutmuyorum tam tamına 8 saat hiç durmadan memede kaldı!!! Yatağına koyuyorum uyanıyo sadece ve sadece memede uyumak istiyo. Ağlamak istiyodum... Çok yorulmuştum... Söylemesi ayıp pişik bile olmuşum oturmaktan o kadar kötüydüm. Doktorum ayakta emzireceksin yapacak birşey yok dedi... Neyse doymuyo dedik gene mama verdik ama doğru düzgün almadı bile. Gene ve gene memede olmak istedi. Akşam eşim geldiğinde hüngür hüngür ağladım. Hem yorgunluk, hem yetemediğini düşünmek, hem de Zeynep'le ilgilenememek... Baya bi beni üzdü. O'na döktüm içimi sağolsun O'da aldı 3'müzü arabayla sahilde gezdirdi bizi. Hem hava almış olduk hem de çocuklar uyudu arabada (her çocuk gibi) bende dinlendim... Eşin desteği çok önemli...
Tabii bu sırada gene etraf durur mu -hayırrrr!!! Selen'in gene sütü yetmiyo görüyo musun demeleri beni benden alıyodu. Her geldiklerin de "süt durumu nedir" diye sormaları da saçımı diken diken ediyodu. Yahu yetmeyebilir size ne sanki bilerek yapıyorum! Bu iş yapısal bu kadar bitti! (Gerçi hep çoğul konuşuyorum ama bunu yapan 1 kişiydi... Neyse sinirlenme Selen :D)
Kafamda bir sürü soru işareti cevabını kendim bulamadığım. Bir uzmandan destek almalıydım. Bu da Zeynep'i doğduğundan beri götürdüğüm doktorumuz olmalıydı. Sonuçta birbirimizi kaç senedir tanıyoruz e birde hastane doktoruyla devam etmeyecektik zaten kendisine götürmeyi düşünüyodum.
1 haftalık kontrolümüz için kendisine gittm. Kadın tarttı ve 300 gr. daha aldığını gördük. Yani toplam 400 gr. almıştı. Kendisine endişelerimi ve yaşadıklarımı anlattığımda inanamadı. Lohusa bir kadına böyle şeyler söylenmez dedi ve teselli etti. Teselli derken beni pışpışlamadı doğruları ve olması gerekenleri anlattı.
Kerem isterse 10 saat memede kalsın kesinlikle ve kesinlikle mama vermeyeceksin dedi. Bu bir süreçtir ve bebek emdikçe süt kanalları açılacak ve sütün gelecek diye de ekledi. Negatif insanları hayatından çıkar, bol bol dinlen, protein ağırlıklı beslen ve bol su iç dedi. Hepsini harfiyen uyguladım. Özellikle de çok su içiyodum. Bir günde 6 lt. içiyodum nerdeyse ama tabikide susadığım için öyle zorlamadım kendimi. O günden sonra asla ve asla mama vermedim. 1 ay sonunda da 1.5 kg almıştı ve bu baya iyi bi işaretti :)
Ama bu arada benim anne sütü takıntım tabiki de tamamen geçmedi. Çünkü Kerem çok obur bi bebekti emzirme süresini kısa tutuyo ama yarım saat sonra tekrar emmek istiyodu. Doktorumun dediği gibi Kerem'in isteğine göre emziriyodum. Yani ne zaman isterse. Bizde hiçbir zaman 2-3 saatte bir emzirme gibi bi durum olmadı. Hatta 20 dakika bi meme, diğer 20 dakika öbür meme emzireceksiniz diyen uzmanları dinlediğimde hayretler içersinde kalıyodum çünkü bizde emzirme süresi ilklerde 10 dakika sonraları 5 dakikya inmişti. Bir de her seferinde bir memeyi alıyodu. Hiçbir zaman 2 memeyi aynı anda emmedi. Sadece dışarı gezmeye gittiğimizde dikkati dağıldıp oyalandığı için bazen 2 saati bulabiliyoduk...
Artık bu tempoya alışmıştım tabii... Ama nerdeyse ayda 1 kere 3-4 gün süren bi huzursuzluk, aşırı memeye yapışma ve emmek isteme, uykusuzluk gibi durumlarla da karşılaşıyorduk ve tabii bende acaba sütüm yetmiyor mu diye gene demoralize oluyordum. Her zamanki gibi hemen doktorumu aradım. Kendisi de bunun çok normal olduğunu Kerem'in "büyüme atağı" geçirdiğini. Bu dönemde bebeğin huzursuz olabileceğini söylemişti. Ben gene huzursuz olduğum için doktorumuza gittim ve Kerem'i tarttırdım. Neyseki alması gerekenden 200 gr. fazlasını almıştı bile. (Doktorum Allah'tan sabırlı bir kadın çünkü ben her 2 haftada bir Kerem'i tartmak için gidiyordum :P Başka doktor olsa azarlardı beni valla çok şanslıyım.) Tartıda o rakkamı görünce ben tatmin oldum ve böyle böyle biz 6. ayımıza kadar geldik. Şu anda da bi büyüme atağı içerisindeyiz ama ben artık bu durumu bilen bir kişi olarak çok rahatım :)
Son olarak size bir internet annesi ve girişimci Hülya Cinsçiçekçi'nin instagramda paylaştığı yazısını buraya yazmak ve postumu bitirmek isterim. Bu yazıyı görünce o kadar içim rahatlamıştı ki, benim gibi aynı süreci yaşayan annelerin de bunu okumasını isterim.
"Yeni annelerin en büyük yakınması sanırım 'bebeğim sürekli emmek istiyor'dur. Anne forumlarını şöyle bir gezerseniz en popüler sorunların bunlar olduğunu göreceksiniz: -bebeğim sürekli emmek istiyor, memeden alıp yatağına yatırınca 10 dakika sonra uyanıyor, hep kucak istiyor, acaba karnı doymuyor mu, sütüm yetmiyor mu... -Hayır sevgili lohusa. Sen harika bir iş yapıyorsun. Bebeğin sürekli emmesinin sebebi -içgüdüsel bir şekilde sütünü arttırma çabasıdır. Bebek ne kadar çok emerse sütün o kadarda çok artacaktır. Böylece midesi ve ihtiyacı büyüdükçe senin ürettiğin sütte aynı oranda artacaktır. Bu dönemde bebeği susturmak ya da memeden uzaklaştırmak için mama vermeye başlarsan ve bunu düzenli hale getirirsen süt üretimin aynı seviyede kalacaktır. Arz talep dengesini bozma. Birkaç günlük bebek bir sağ bir sol memeyi art arda emer. Sen bu arada yardım almaya çalış. Misafir ağırlama. Bu bebek doymuyo diyenlere kulaklarını tıka. Google'a Tomris'in Emzirme Notları'nı yaz. Bebek bakım onarım bloğundaki notları satır satır oku..."
Not: Bu "büyüme atağı" konusunu da bir sonraki postumda yazmayı düşünüyorum.
Selen AKGÜN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder